Piyasaları vuran FED faiz artışı mı yoksa küresel durgunluk mu?
Küresel tahvil piyasaları ve hisse senedi borsalarında ciddi dalgalanmalar yaşandı. ABD 10 yıllık tahvil faizi yüzde 3.26’ya kadar çıktı. ABD hisse senetlerinde yüzde 5.7’ye varan düşüşler, gelişmiş borsalarda yüzde 3.8’de kaldı. Gelişmekte olan borsaların kaybı ise yüzde 7.6’yı buldu. Habertürk yazarı Abdurrahman Yıldırım, küresel piyasalardaki dalgalanmanın Türkiye'ye etkilerini yazdı.Önce küresel tahvil piyasalarında sonra da hisse senedi borsalarında ekim ayında ciddi dalgalanmalar yaşandı. Bu nedenle ABD 10 yıllık tahvil faizi yüzde 3.26’ya kadar çıktı. ABD hisse senetlerinde yüzde 5.7’ye varan düşüşler, gelişmiş borsalarda yüzde 3.8’de kaldı. Gelişmekte olan borsaların kaybı ise yüzde 7.6’yı buldu.
-ABD 10 yıllıkları yanında Libor faizleri de tırmanışta. 3 aylık dolar Libor faizi ekim ayında 7 baz puan artışla yüzde 2.47’ye çıkarken, bir yıl vadeli dolar Liboru 2.91’den 3.00056’ya yükseldi. Böylece yıllık Libor faizi küresel kriz sonrasında ilk kez yüzde 3’ü aştı.
-Türkiye piyasaları toparlanmakta olduğundan borsalardaki düşüşten pek etkilenmedi. Bu yönüyle pozitif ayrıştı. Faiz oralarında ise enflasyon yükselmesi sonucu ancak sınırlı bir gevşeme olabildi.
-Ancak küresel çaptaki piyasa gelişmelerinin eninde sonunda ülkemiz ekonomisi üzerindeki etkisini göstermesi beklenir. Her ne kadar dışarıda artan faizler şimdilik piyasa faizlerini sıçratmamış olsa da, yapılan son hazine borçlanmasının yüzde 7.5 faizle gerçekleştiğini hatırlamakta fayda var.
-Bankaların sendikasyon borçlarını yenilemeleri de ancak yükselen faiz maliyetleri üzerinden oluyor.
-Hazine borçlanmasına borçlanıyor, bankalar da dış borçlarını çeviriyor, bu da iyi bir gelişme ama yükselen faiz oranlarından.
-Çünkü her ne kadar eylül sonrasında Türkiye riski azalmaya başlasa da, dünyada faiz oranları yükseliyor ve bol para giderek azalıyor.
KÖTÜLEŞMEYE İYİ AYRI NEDEN
-Ekim ayında küresel piyasalardaki kötüleşmeye iki neden gösteriliyor. Biri ABD Merkez Bankası FED’in faiz artırımlarında hızlanacağı, diğeri de ekonomilerin durgunluğa hatta resesyona gireceği beklentisi.-Normalde resesyon beklentisine yol açan da Eylül sonundaki FED toplantısı çerçevesinde yayımlanan ekonomik tahminler.